D.Ü Hastanesi Başhekimi Akdağ, GGC Bayram Gazetesi için yazdı

SAĞLIK TURİZMİ VE DİCLE ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ

Sağlık Turizmi dünyada ve özellikle ülkemizde önemli sektör haline gelerek ülke ekonomisinde önemli bir katma değer sağlamaya başlamıştır.

Diyarbakır ilimizde güneydoğu Anadolu bölgesinde gerek Irak, İran, Suriye gibi komşu ülkelere diğer illere göre yakın olması gerekse de kendi bölgesi içerisinde Batman, Şırnak, Muş, Siirt, Mardin ve hatta bazen Elazığ’ı ile Şanlıurfa’dan hasta kabulü alan yaklaşık 10 milyon interlandı olan önemli bir sağlık turizm potansiyeline sahiptir.

Dicle Üniversitesi Hastanesi de bölgede sağlık alanında 50 yıllık akademik kurumsal hafıza ile beraber ciddi bir sağlık alt yapısına sahip tek üniversitedir. Birçok megakent ile karşılaştırıldığına il genelinde her ne kadar iki kamu hastanesi ve özel hastane kuruluşu olmakla beraber öteden beri özellikle 3. derece sağlık hizmeti dahil birçok alanda bölgesinde son başvurulan tek alternatifsiz bir hastane konumundadır.

Dicle Üniversitesi Hastanesinin bu ayırıcı gücü salt teknoloji veya fiziksel alan ile değil barındırdığı Tıp Fakültesi bünyesinde devasa akademik öğretim üyeleri, araştırma görevlileri ile sağlamaktadır. Yine Tıp Fakültemiz 1973 ‘den beri hem kendi bünyesindeki elemanlar ile bir taraftan hizmet verirken aynı zamanda Türkiye’nin birçok yeni üniversite dahil birçok kamu ve özel hastanelerine uzman doktor yetiştirme misyonunu da taşımaktadır.

Dicle Üniversitesi Hastanesi 5 ayrı binada 1226 yatak kapasitesine sahiptir. Bunlar ana bina, kardiyoloji-göğüs binası, Acil ve Travmatoloji, Çocuk Hastanesi ve Onkoloji hastaneleridir. Yine bünyemizde yaklaşık 280 civarında profesör, doçent ve doktor öğretim üyesi olmak üzere 600 yakın araştırma görevlisi bulunmaktadır. Ayrıca hemşire, acil tıbbi tekniker, anestezi teknikerleri gibi yardımcı sağlık elemanları ve diğer hasta destek, teknik vb 3000’e yakın personel barındırmaktadır.

Dicle Üniversitesi Hastanesi birçok alanda hizmet veren birimler mevcuttur. Bunlar;

Birçok girişimsel işlemlerin yapıldığı Kardiyoloji Enstitüsü,

Açık ve kapalı tüm kalp ameliyatları,

Kanser hastalar için b aynı anda 40 ‘a yakın kemoterapi ünitesi ve ayrıca ışın için radyasyon onkolojisi

Gerek çocuk ve gerekse yetişkin lösemi gibi hematolojik tanı ve tedavi birimleri

Gerek çocuk ve gerekse yetişkin yaklaşık 300 civarında değişik basamaklarda dahili ve cerrahi yoğun bakım üniteleri

Birçok kanser ve kanser olmayan hastalıklarda kapalı (endoskopik) ve açık cerrahi, ürolojik, kulak burun boğaz, çocuk cerrahisi, beyin cerrahi göğüs cerrahisi gibi müdahale klinikleri

Biyonik kulak dediğimiz işitme kayıplarına koklear implant ameliyatları, çocuk ürolojisi,

Birçok hastanede bulunmayan yanık ünitesi, plastik müdahaleler

Tüp Bebek Merkezi

Beyin damar tıkanıklarında ilk saatlerde müdahale gerektiren hayat kurtaran İnme merkezi,

Anevrizma dahil birçok beyin tümör ameliyatları

Başta yeni başlayan Karaciğer olmak üzere Böbrek ve Kornea organ nakil ameliyatları

Birçok dahili birimde ERCP dahil gastroskobi, kolonoskobi ve sair tanı ve tedavi Ünitesi

Böbrek hastalıkları tanı ve tedavisi için nefroloıji ve Dializ üniteleri

Bir Çok hastalıklarda tanı amaçlı biyokimyasal ve Mikrobiyolojik Laboratuar birimleri

Kanser taraması ve tanı için PET CT dahil Nükleer Tıp Birimi

Çocuk ve yetişkin Psikyatri kliniği

Geleneksel Tıp Tedavi Üniteleri

Diabetik ayak, Obezite gibi bir çok yan dal poliklinikleri

olmak üzere bir çok tanı ve tedavi ünitelerimiz ile sağlık turizmine katkı sağladığımız ifade etmek isterim.

Ayrıca sağlık Turizmi alanında daha profesyonel ilerlemek için sağlık Turizm acentası ile yaklaşık 2 yıldır protokolümüz devam etmektedir.

Yine yönetim olarak sağlık Turizmi ile ilgili Üniversite üst yönetimiz onayından geçen yönergemiz hazırladık.

Yine 2022 ve 2023 yıllarında YÖK ve Ticaret Bakanlığı düzeyinde sağlık Turizmi çalıştayı, il içi Ticaret Odası koordinatörlüğünde toplantılara katılıp sağlık turizminde daha iyi ivme kazanma adına neler yapmamız gereği ilgili çalışmalarımız devam etmektedir.

Ancak bu konuda çok ciddi yol almamız gereken kısıtlıklarımız da mevcuttur. Sağlık Turizmi dışında gelen aşırı yoğun hasta talebi ve sevkler için ek hizmet binaları oluşturmaya ivedilikle ihtiyacımızın olduğunu ifade etmek isterim.

Son olarak tabi sağlık Turizminin birçok bileşenin olduğunu dikkate alarak sadece hastane yönetimlerinin değil, ilgili kamu ve özel kamu kuruluşlar (ulaşım, otel, reklam, turizm acentaları vb) gibi birçok bileşen veya paydaşlarında bu süreçte önemli olduğunu düşünüyorum.

Prof. Dr. Mehmet Akdağ
Dicle Üniversitesi Hastanesi Başhekimi